Yaşa bağlı makula dejeneresansında Lucentis ve Avastin/Altuzan uygulamaları

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı AntiVEGF.jpg

İngilizce “Vascular Endothelial Growth Factor” kelimelerinin baş harflerinden oluşan VEGF adlı madde salındığı noktada damar endotel hücrelerini uyararak yeni damar oluşumunu sağlar. Gözde yaşa bağlı makula dejenerasyonunda da bu maddenin salındığı ve koroid bölgesinde yeni damarların ortaya çıktığı gösterilmiştir. Yakın zamanda yapılan araştırmalar sonucunda bu yeni damar oluşumunu tetikleyen molekülün görev yapmasını engelleyen ilaçlar geliştirilmiştir. Adına antiVEGF adı verilen bu grup ilaç yeni damar oluşumunu engelleyerek retinada kanamalara, sızıntılara ve buna bağlı şişmeye engel olabilmektedirler. Günümüzde etkinliği gösterilmiş 3 ilaç ticari olarak mevcuttur.

Klinik kullanıma girme sırası bakımından bu üç ilaç Avastin / Altuzan (bevasizumab), Macugen ve Lucentis (ranitizumab)’tır. Bu ilaçlar arasında küçük moleküller farklılıklar olup buna bağlı klinikte farklı sonuçlar ve tecrübeler elde edilmektedir. Aslında kolorektal kanser için geliştirlmiş olan Avastin / Altuzan adlı ilaç bir antiVEGF olması sebebiyle yaşa bağlı makula dejenerasyonunda denenmiş ve  etkinliği saptanmıştır. Bu ilaçın fiyatı diğerlerine göre çok düşük olmakla birlikte bu ilacın göz hastalıkları için ruhsat onayı bulunmamaktadır. Bu ilacı geliştiren aynı üretici firma göz kullanımı için Lucentis adlı kullanıma sokmuştur.

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı intrevitreal.jpg

İlacın uygulaması diğer intravitreal ilaçlar gibi steril ortamda yapılması gerekmektedir. İşlem göz içine bir enjeksiyonda olsa adından korkulduğu kadar zor ve ağrılı bir yöntem değildir. Hastanın enjeksiyonu takiben kısa bir süre klinikte beklemesi yeterli olup günlük aktivitelerine dönmekte bir sakınca bulunmaz.. Steril şartlar altında doğru ilaç uygulaması yapıldığında ciddi bir komplikasyon olan göz içi enfeksiyonu (endoftalmi) riski binde birler seviyesine inmektedir. Bunun dışında intravitreal enjeksiyonlarda göz içi basıncı artışı olabilir. Ancak bu durum genelde geçicidir ve göz basıncı belli bir süre sonra kendiliğinden normale döner.

Retinaya direkt ulaşması amacıyla vitreus içine yapılan enjeksiyonlar günümüzde giderek tercih edilen bir tedavi olmuştur. Bu yöntemle farklı ilaçlar göz içine uygulanmaktadır. Bazı ilaçların göz içi uygulama ruhsatı mevcut iken, bazı ilaçların detaylı klinik araştırmaları devam ettiği için henüz ilaç kullanım ruhsatı yoktur.

Vitreus içine ilacın verilmesinin birkaç önemli avantajı vardır. İlacın ulaşması hedeflenen doku durumunda olan retina ile vitreus birbirleriyle anatomik komşuluktadırlar. Bu nedenle çok düşük dozda verilen intravitreal ilaç bile hedef dokuya hızlı ulaşır. Uygulama vitre içine yapıldığından vücudun diğer dokularına direkt bir etki göstermez. Çünkü uygulanan doz hem çok düşük hem de göz içine uygulanan ilaçların kan dolaşımına geçmeleri çok azdır.

Çoğu hasta gözünün içine iğne yapılmasından korkar ve çekinir. Aslında işlem ismi kadar zor ve travmatik değidir. Enjeksiyon birkaç saniye sürer, ağrı vermez ve çoğu hastada büyük rahatsızlık yaratmaz. Uygulama gerekli uyuşma sağlanması için lokal anestezik damla uygulamasıyla başlar. Bazen daha fazla uyuşma sağlanması için enjeksiyon yerine ince bir iğneyle az miktarda anestezik ilaç uygulanır. Enjeksiyonun steril ortamda uygulanması enfeksiyon riskini azaltacağından göz ve çevresi antiseptik bir solüsyonla temizlenir ve gerekli hazırlıklar tamamlanır.İlaç yavaş biçimde dikkatlice enjekte edilir ve sonra iğne geri çekilir.

Göz içi basıncı uygulamadan birkaç dakika sonra ölçülmelidir. Bazen enjeksiyon bölgesinde hafif bir kızarıklık oluşur.  Hastalar nadiren uygulama bölgesinde hassaslık duyabilirler ancak belirgin ağrı hissetmezler. Enfeksiyon riskini ortadan kaldırmak için antibiyotikli göz damlaları bazı durumlarda önerilir.

İntravitreal enjeksiyon oldukça güvenilir ve etkili bir yöntemdir. Hastalığa bağlı olarak uygulamanın bazı detayları olabilir. Bunlar tedavi eden retina uzmanı tarafından hastaya açıklanır.

İntravitreal enjeksiyon retina uzmanının uygun gördüğü farklı ilaçlarla ıslak tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu, diyabetik retinopati, retinal ven tıkanıklıkları, makula ödemi ile endoftalmi denilen ağır göz enfeksiyonlarında uygulanır.